Kişisel blog yazarlarını ilgilendiren bu konuya değinmek ve fikirlerimi sizlerle paylaşmak adına yazıma devam ediyorum. Eminim ki birçok kişi blog üzerindeki "başarı" kavramını yanlış tanımlıyor ve ona göre hareket ediyor. İlk olarak şunu belirteyim;
Başarı tek tarafın faydalanacağı bir şey değildir. Kişisel bloglarda asıl başarı, hem blog yazarının hem de blogu takip eden kişilerin faydalanmasıdır. Merak etmeyin, örneklerle demek istediğimi daha açık bir şekilde sizlere aktaracağım. Bu arada yazdıklarımı kabul etmeyebilirsiniz, ben yine de fikirlerimi yazmaktan çekinmeyeceğim.
İlk olarak başarı, Alexa sıralamasında üst sıralarda olmak değildir. Kimilerine göre yanlış bir algı oluşturuyor ve Alexa verisine göre kendisinin ya da diğer blog yazarlarının durumunu başarı ya da başarısızlık olarak nitelendiriyor. Başta forumlar olmak üzere birçok yerde böyle düşünceler içerisinde olan kişiler ile karşılaşmak olası. Alexa yalnızca kendi kafasına göre web sitelerini sıralayan bağımsız bir şirket. Kime ve neye göre sıraladığı meçhul.
Başarı, Google'da ilk sıralarda bulunmak değildir. Şöyle söyleyeyim; size Google'da ilk sırada olan bir site verseler ve ne size ne de başkalarına faydası olmayacaksa ne yapasınız ki bu siteyi? Ya da diğer kulanıcılar ne yapsın? Bu arada ilk sıraya yerleştikten sonra ise bir garantisi yok ki! Birçok SEO ayarlamaları ve taktikler ile boş bir blogu bile ilk sıralara çıkarmak mümkün. Her neyse anlatmak istediğimi anladınız siz.
Başarı, yazılarınıza tonlarca yorum gelmesi değildir. Yorum sadece diğer kullanıcıların yazınız hakkında olan bir fikridir. Ha demiyorum ki, yorumlar değersiz bir şey. Tabi ki değerli ama sayısının az ya da çok olması, başarı ya da başarısızlık değildir. Bu sebeple üzülmeye ya da sevinmeye gerek yok. Başarı bilmem ne değildir diye paragraflarca yazı yazabilirim fakat, yazıyı uzatıp sizi de sıkmayayım ve kendimce kişisel bloglarda başarının ne olduğuna kısaca değineyim.
Bana göre kişisel bloglarda başarı, yukarıda dediğim gibi hem yazarın hem de ziyaretçinin faydalanacağı bir şekilde olmalı. Bir bilgilendirici yazınız olsun ve bununla beraber Google ya da Alexa sıralamalarınız yukarılarda olsun. Fakat bu yazınızdan kimse faydalanmasın hiç iyi olur mu? Tabi ki olmaz.
Fakat son sırada bile olsanız, yazdığınız yazıdan bir kişi bile faydalandığında asıl başarıya ulaşmışsınız demektir. Önemli olan ziyaretçinin faydalanması. Ha ziyaretçi demişken şunu da söyleyeyim; ziyaretçiden daha çok takipçi önemlidir aslında. 100 tane ziyaretçiniz olacağına 10 tane takipçiniz olsun daha iyi. Neden mi? Ziyaretçi bir kez gelir, çeker gider. Fakat takipçi öyle midir? Sık sık blogunuza göz atar, sayfaları tek tek dolaşır, "Bakalım bu gün ne yazmış?" düşüncesiyle tekrar tekrar blogunuza bakar. Adı üstünde takipçi!
Yazılarla beraber insanlara faydalı bir şeyler aktardığımızda bizler de kazanım elde edebiliyoruz. Bu kazanım kavramını, kimileri para olarak algılayabilir, kimileri ise insanlara vermiş olduğu bilgiler sonucu mutluluk hissiyatı olarak da algılayabilir. Kim nasıl isterse! İnsanlara faydalı bilgiler aktarmanın sonucunda, birilerine bir şeyler öğretmenin mutluluğu ve okuyanın da bir şeyler öğrenmesi sizce de başarı değil midir?
0 yorum:
Yorum Gönder
yorumunuzu buraya yazabilirsiniz